Açık Sözlü Mü Yoksa Dobra Mısınız?

İnsanın zihni
ile ağzı arasında süzgeç
bulunmalıdır. Bu süzgeç ise insanı
diğer canlılardan farklı kılan özelliklerin başında gelen düşünme vasfıdır.
Patavatsızlık;
sözlerinin nereye varacağını düşünmeden
saygısızca konuşan, davranışlarına dikkat etmeyen kimse olarak tanımlanmıştır
(TDK). İnsan düşünebildiği ölçüde iyiyle kötüyü, doğruyla yanlışı ayırt
edebilir. Düşünmek, karşılaştırma yapmayı, parçalara ayırma ve birleştirmeyi
gerektirdiğinden yorucu bir iştir. Pek çok insan düşünerek yorulmak
istemediğinden zihnide oluşturduğu sözlerini düşünce süzgecinden geçirmeden
ağzından çıkarıverir. Bu tür insanlarda çoğunlukla kendilerini açık sözlü ya da dobra olarak nitelendirseler de açık sözlülük ve dobralık çok
farklı birbirinden farklı davranışlardır.
Dobralık; ağzına geleni kontrolsüzce
söylemek (sınır aşımı) iken, açık sözlü
olmak ise, düşünce veya duygusunu kırmadan dökmeden ifade etmektir. Bu
anlamdan yola çıkarak dobralığın patavatsızlığın sözlerle yapılan biçimidir
deriz.
Dürüst ve açık
sözlü olmalı, fesat olmamalı fakat; açık sözlü isek düşünerek konuşmalı pek çok
şeye dikkat etmeliyiz.
Açık sözlü insan konuşurken;
D:
Söyleyeceğinin doğruluğundan emin
olur,
Ü:
Karşısındakini üzüp üzmeyeceğini
düşünür,
Ş: Söylemesinin şart olup olmadığına bakar,
Ü:
Karşısındakini ürkütmez yada
telaşlandırmaz,
N: Yeterince nazik olmaya çalışır,
Yukarıdaki
maddelerde yazanların bir kısmına ya da hiçbirine patavatsız (dobra) olan insanlar dikkat etmezler.
İnsanlar
konuşarak anlaşıyorsa ki öylede olmalı. O zaman insanı insan yapan vasıfların
başında düşünebilmesi geldiğinden;
konuşurken atalarımızın dediği gibi “bin düşünüp bir söylemeli” diyorum. Hayatta
çoğunlukla düşünerek davranan, anlayışlı insanlarla karşılaşmak temennisiyle
***Paylaşmak
güzeldir!
Photo by Johnson Wang on Unsplash
0 Yorum